Ez Kurdî Fêr Dibim-10 / Kürtçe Öğreniyorum-10

02 Haziran 2010 13:14 / 20863 kez okundu!

 


İlgi çeken dizimizin 10. bölümünü yayımlıyoruz. Bu derslerle ilk kez Kürtçe öğrenen Ercişli kardeşlerimizle, hiç bilmediği halde bu dili öğrenmeye karar veren diğer dostlarımıza kolay gelsin diyoruz. Bu dili öğrenmenin ülkemizdeki herkese iyi geleceğine, yurttaşlık bağımızı ve halklar arasındaki dostluğu kuvvetlendireceğine inanıyoruz.

 -------0--------

Daçek (edat) -2

Bir önceki dersimizde edatlar konusuna devam edeceğimizi söylemiştik. Geçtiğimiz ders işlediğimiz edatlar Kürtçede en yaygın kullanılan edat ve edat takımlarıdır. Bu edatların dışında, derslerimiz ilerledikçe diğer edatları, edat takımlarını, edat bükümleri ile oluşmuş yeni sözcükleri de örnekler vererek, cümleler içinde işleyeceğim. Tüm edatları ve edat takımlarını birlikte vermem durumunda, tümünü ezberlemek gibi hiç tasvip etmediğim bir durumla karşı karşıya kalmak mümkün. Bunun yerine, metin parçaları içinde ve yeri geldikçe sözcük anlamlarını belirterek işlemeyi daha yerinde görüyorum.

Dersleri işlerken önemsediğim bir durum ise okuma metinlerinin çevrilmesidir. Dikkat ederseniz, okuma metinlerinin devamındaki sözcük anlamlarını en geniş biçimiyle veriyorum. Bu metinleri bol bol okuyup, hatta mümkünse sesli okuyup daha sonra çevirmek için çabalayın.

Bu hatırlatmaları yaptıktan sonra edatların genel kurallarını ve aldıkları takıları öğrenmeye devam edelim.

Edatlar (daçek) daha çok addan önce yazılırlar. Elbet addan önce ve sonra gelen “di ... de”, “bi ... re” ve “ji ... re” gibi edat takımları da var. Bu türden edat takımları ilgili adı aralarına alırlar. Ayrıca art edatlardan yalnız başına kullanılarak ismin ardına gelenler de var. (de, re, ve)

Addan önce gelen edatlar, adların tekil-dişil durumlarda “ê”, tekil-eril durumlarda “î”, çoğul sözcüklerde ise “an” takılarını almasını sağlarlar. Öte yandan eril-tekil tamlayan takısı olan “î” takısı, çoğu kez kullanılmamaktadır. Bir diğer anlatımla, “î” takısının kullanılmadığı tekil-eril takıların kullanımında, eğer belirlilik söz konusu olduğunda, bazen “î” düşerek, bir ya da iki heceli sözcüklerdeki “a” harfi “ê” ye de dönüşebilmektedir. Bazı kullanımlarda “ê” yerine “e” de getirilmektedir.

Mînak(örnek): 

ziman [dil] => “girîngiyên zimanî” [dilin önemi] yerine “girîngiyên zimên” de denilebilir.
şivan [çoban] => “jiyana şivanî” [çobanın yaşamı] yerine “jiyana şivên” de denilebilir.

Eril-tekil durumlarda “î” takısının atılmasının öznel durumları var. Çünkü çoğu durumlarda “Δ takısı, sözcüğün anlamını da değiştirmektedir. Dilbilimciler, eril-tekil “î” takısının sözcük karmaşasına yal açılmaması için bu nedenle zaman içinde atıldığını belirtirler.


Mînak: 

bajar
=> şehir / bajarî => şehirli
gund => köy / gundî => köylü
baş => iyi / başî => iyilik



Edatların kullanımı ile ilgili örnekler:

Bi kûrekî Eyşanê re diçe bazarê. (Eyşan’ın bir oğluyla pazara gidiyor.)
Li pirtûkeke Azadî dinivîsîne. (Azad’ın bir kitabında yazıyor.)
Di nameya xwendekaran de ye. (Öğrencilerin mektuplarında(var)dır.)


Okuma metnini okuyarak Türkçeye çevirin.

ZOZANÊ ME

Em biharan diçin zozanan. Keç û bûkên gundê me xwe dixemilînîn. Ew li hespan siwardibin. Berê xwe didin waran. Kar dikeve ser milên herkesî. Şivan berê birên pez didin zozanan. Berxvan jî berxan hêdî hêdî ber bi waran dikişînin. Gundî tiştên xwe li ker û hespan bardikin. Ew derin waran. Barên xwe datînin. Jin konan vedigirin. Zilam jî çeper û holikan çêdikin.

Roj dibe roja zarokan. Roja zozanan ji bo wan wekî cejn e. Ew dikevin nava mêrgên zozanan. Deste deste gul, sosin û beybûnan dibistînin. Dengê zarokan, kalîna berxan û orîna golikan li hev diqelibin, dibe şadî û dikeve nava waran.

Ber bi nîvro gavan dewaran dajo nava waran. Zarok diçin çêlekan tînin û li ber konan girê didin. Jin, berê golikan berdidin bin mangan û dû re didoşin. Dema gavan diçe mala xwe, şivan jî pez tîne bêriyê. Bêrîvan eyaşîran dikin tûran. Tûran didin pişta xwe, elban davêjin milên xwe, diçin bêriyê û pez didoşin. Dema elban tijî dikin, tînin berdidin eyaşîran. Li pey dotinê berxvan berxan berdide nav pez. Berx makên xwe dibînin, dikevin bin û dimijin. Ev jiyan îro ji bo min wekî xewn e.

Wateya peyvên kurdî

bihar : ilkbahar
biharan : ilkbaharlar / ilkbaharda
çûn : gitmek
Em diçin. : Biz gidiyoruz.
zozan : Yayla
keç : kız
bûk : gelin
xwe : kendi / kendini
xemilandin : süslemek /bezemek
xwe xemilandin : kendini süslemek
Keç xwe dixemilînin. : Kızlar kendilerini süslüyorlar.
hesp : at
siwar bûn : binmek
Li hespan siwardibin. : Atlara biniyorlar.
Li ereban siwardibin. : Arabalara biniyorlar.
berê xwe : yönünü
war / zozan : yayla (war, yüksek diyar anlamında da kullanılır)
dayin : vermek
didin : veriyorlar
Berê xwe didin waran. : Yönlerini yaylalara veriyorlar.
kar : iş
ketin : düşmek
dikeve : düşüyor
nakeve : düşmüyor
ser : üst
mil : omuz
kes : kişi
herkesî : her kese
şivan : çoban
bir : sürü
pez : koyun / küçük baş hayvan
birê pez : koyun sürüsü
berxvan : kuzu çobanı
berx : kuzu
hêdî hêdî : yavaş yavaş
ber bi : istikamete doğru (bir yöne doğru)
kişandin : çekmek
dikişîne : çekiyor
tişt : eşya / şey
tiştên xwe : eşyalarını / şeylerini
ker : eşek
bar : yük
barkirin : yüklemek
birin : götürmek
dibin : götürüyorlar
danîn : indirmek
datînin : indiriyorlar
kon : kıldan dokuma çadır
vegirtin : germek/ çadır kurmak.
çeper : çeper
holik : kulube / yayla evi / evcik
çêkirin : yapmak
çêdikin : yapıyorlar
roj : gün
roja : günü
zarok : çocuk
ev : bu
ji bo : için
ji bo wan : onlar için
wekî : gibi
cejn : bayram
ew : o / onlar
pêşeroj : gelecek
nav : iç / içine
mêrg : çayır
deste : deste /buket
sosin : süsen (bir çeşit çicek)
beybûn : papatya
bistandin : dermek / sapıyla koparmak
dibistînin : deriyorlar
deng : ses
kalîn : meleme / melemek
orîn : böğürme böğürmek
golik : dana
nîvro : öğlen / gün ortası
gavan : sığırtmaç / büyükbaş hayvan çobanı
dewar : sığır
ajotin : sürmek
dajo : sürüyor
çêlek : inek
anîn : getirmek
tînin : getiriyorlar
li ber : önünde
girêdan : bağlamak (mastarlı biçimi) / bağladılar (çoğul çekimli hali)
girêdidin : bağlıyorlar
berê : önce
berdan : bırakmak (mastarlı biçimi) / bıraktılar (çoğul çekimli hali)
berdidin : bırakıyorlar
bin : alt
mange : inek
dûv re /dû re : sonra
dotin : sağmak
didoşin : sağıyorlar
mal : ev
Gavan diçe mala xwe. : Sığır çobanı evine gidiyor.
bêrî : koyun sağma yere
Şivan jî pez tîne bêriyê : Çoban da koyunları sağma yerine getiriyor.
bêrîvan : koyun sağan kadın
eyaşir : süt tulumu
tûr : kulplu yünden çanta /torba
pişt : sırt
Dide pişta xwe. : Sırtına alıyor / sırtına veriyor.
elb : ağaçtan kova
avêtin : atmak
davêje : atıyor
milê xwe : koluna
Davêje milê xwe. : koluna atıyor.
diçin : gidiyorlar
tijî : dolu
tijî kirin : doldurmak
tijî dikin : dolduruyorlar
li pey : ardından
mak : anne
dîtin : görmek / bulmak
dibînin : görüyorlar
mîtin : emmek
dimijin : emiyorlar
jiyan : yaşam / hayat
xewn : rüya
di bin darê de : ağacın altında
rûniştin : oturmak
rûdine : oturuyor
firavîn : öğle yemeği
xwarin : yemek (fiil anlamında)
dixwe : yiyiyor 

Dumahîkyê heye , devamı var.

Fehim Işık
Not. Dersler Fehim Işık tarafından derlenmiştir.

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz:
       Facebook'ta Paylaş       
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.

Editör
Konuk Defteri
Üye İstatistikleri
Son Üye Nihat
Toplam 383 Üye
Son Fotoğraf
NİHAT ÇAVUŞOĞLU fevzi şengül ve isa avcı Foto Kenan -  Kar altında kavaklar ve Erciş 19 Eylül Ahtamara Ayini Halil Emrah Macit
Finans
Alış Satış
EUR YTL YTL
USD YTL YTL
Spiritüalist