ORTADOĞU AÇMAZI VE YENİ GÜÇ DENGESİ
12 Mart 2012 09:31 / 1398 kez okundu!
"Çağımızda radikal ÅŸeraitçi eÄŸilimler antiemperyalist bir kimliÄŸe bürünmektedirler. Daha doÄŸrusu bu ülkelerde antiemperyalizm Ä°slam’a sarılmaktadır. Afganistan’da Ruslara karşı iÅŸbirliÄŸi yapılan Taliban, iÅŸgal sonrası ABD’ye kapıyı göstermiÅŸti. O nedenle bu eskimiÅŸ emperyalist güç ikiz kuleleri bahane ederek bu ülkeyi iÅŸgal etti. Irak da bu istikamette ilerlemektedir."
------------*-------------
Bugünlerde OrtadoÄŸu’da yaÅŸananlar aslında batılı güçlerin geri çekilmeye baÅŸladığının göstergesidir. Sakın ola Arap ‘baharı’ bizi yanıltmasın. Batı politikaları buralarda ciddi açmazlar içindedir. Bölgedeki gelenekçi ve otoriter yapılara karşı kimi kendiliÄŸinden, kimi ise batının marifetleriyle ortaya çıkan ayaklanmalar batılı küresel güçler için hiç de iyi bir sonla bitecek gibi gözükmüyor. ÖrneÄŸin ABD’nin, otuz yıllık adamını (Hüsnü Mübarek) halk muhalefeti karşısında harcamak zorunda kalması onun ne derece zor durumda olduÄŸunu göstermektedir. Libya ve diÄŸer Kuzey Afrika ülkeleri için de durum aynıdır.
Çağımızda radikal ÅŸeraitçi eÄŸilimler antiemperyalist bir kimliÄŸe bürünmektedirler. Daha doÄŸrusu bu ülkelerde antiemperyalizm Ä°slam’a sarılmaktadır. Afganistan’da Ruslara karşı iÅŸbirliÄŸi yapılan Taliban, iÅŸgal sonrası ABD’ye kapıyı göstermiÅŸti. O nedenle bu eskimiÅŸ emperyalist güç ikiz kuleleri bahane ederek bu ülkeyi iÅŸgal etti. Irak da bu istikamette ilerlemektedir. Irak’ın, Suriye karşısındaki tutumu bu yönelimi net bir ÅŸekilde ortaya koymaktadır. OrtadoÄŸu’da da durum aynıdır. Mevcut iktidarlara karşı ayaklanan Müslüman kitleleri manipüle etmek için devreye giren batı ‘demokratları’ bir süre sonra kontrolü kaybetmektedirler. Fransa’nın Suriye karşısındaki kararsızlığı bu yüzdendir. Esat sonrası sunni ÅŸeraitçi bir yapılanmanın batı çıkarları bakımından iÅŸi daha da zora sokacağını anlamış gözüküyor. Åžu soruların yanıtlarından emin deÄŸiller henüz: Yemen’de iktidar düştüğü zaman acaba yerini nasıl bir siyasal anlayışa bırakacaktır? Yerine gelecek model batı bloÄŸunun arzularını tatmin edecek içerikte olacak mıdır?
Ayrıca küresel güçlerin saldırı siyasetinde deÄŸiÅŸiklikler de göze çarpmaktadır. Dikkat edildiÄŸi üzere Afganistan ve Irak saldırılarından sonra direkt müdahale siyaseti yerini uzaktan müdahaleye bırakmıştır. Afganistan ve Irak’tan ders çıkaran batılılar ya uzaktan müdahaleyi ya da baÅŸka bir ülkeyi kullanmayı tercih etmektedirler. Türkiye’nin Suriye üzerine saldırtılmasının nedeni budur.
Dikkat edilmesi gereken bir baÅŸka nokta da ÅŸudur: Batı uygarlığının düşüşü yeni güçleri devreye sokmaktadır. Öyle ya, siyaset boÅŸluk kabul etmez; sahneden çekilenin yeri doldurulur. ABD’nin ve Avrupa’nın iniÅŸe geçtiÄŸi bir süreçte Çin ve Yeni Rusya’nın siyaset sahnesine çıkması anlaşılır bir durumdur. KuÅŸkusuz bu, batı saldırganlığını dengelemede halklar lehine iyi bir durumdur. Unutmayalım ki iki kutuplu dünya atmosferinde sayısız ulusal kurtuluÅŸ savaşı baÅŸarı kazanma ÅŸansı yakalamıştı. Tek kutuplu dünyada ise ulusal kurtuluÅŸ savaÅŸları ile elde edilen bağımsızlıklar kaybedilmiÅŸtir. Libya, Irak, Yugoslavya, Afganistan, Romanya ve benzeri toplumlar bu durumu büyük acılarla yaÅŸadılar. Bu müdahaleler sonucunda parçalanan ülkelerden ortaya çıkan etnik oluÅŸumlar emperyalizme ekonomik ve siyasi üs olmaktan kurtulamamışlardır. Yani buralarda yeni kurulan devletleri ulusal kurtuluÅŸ kapsamında görmemiz mümkün deÄŸildir.
Sonuç olarak ÅŸunu söyleyebiliriz: Hiçbir güç mutlak deÄŸildir. Devletler de böyledir. Roma’yı, Bizans’ı, Osmanlı’yı Britanya’yı ve Sovyetleri anımsayalım. Bu devletler kendi dönemlerinde dünyayı yönetiyorlardı; bugün ise ortalıkta gözükmüyorlar. ABD ve Avrupa BirliÄŸinin içinde yer aldığı batı uygarlığı da böyledir. Toplumların ve devletlerin geliÅŸim yasası onlar için de geçerlidir. Ve nitekim onlar açısından yolun sonu gözükmektedir.
Eyyüp Altun
eyyupaltun@hotmail.com
