Referanduma evet...
19 Temmuz 2010 04:44 / 1116 kez okundu!
Üçüncü dünya ülkesi kimliğinden sıyrılmaya çalıştığımız şu çalkantılı aylarda ekseni kaymış kişilerin uramli çalışmalarını -ki özellikle nasıl "HAYIR" diyeceklerine ve buna nasıl bir "KILIF" aradıklarını - Grup Vitamin’in "şaşkın demokrat" şarkısı gibi değerlendiriyorum. Şimdi kimse yanlış anlamasın diye o eseri hep beraber tekrar anımsamakta yarar buluyorum;
"Özgürlük hak hukuk gak guk düşmez ağzından
Muhabbetin esir eder haberin var mı
Sol elinde kısa Camel sağ elde votka
Dilin damağın karışmış anlayan var mı"
Aaaaa şaşkın demokrat
Yaşı kırkı aşkın demokrat
Şaşkın demokrat
Yaşı kırkı aşkın demokrat
"Gözü bozuk değil gözlük takıyor oysa
Ben de trenim üçten fazla kitap okuduysa
Dünyayı değiştirecekmiş kötüymüş gidişat
Çorabın değiştirmekten aciz demokrat"
NAKARAT...
"Uzaktan gören seni adam sanıyor
Senle sohbet zaman kaybı herkes anlıyor
Hiçbir lafın altında kalmaz bulur bir yorum
Eskiden kızardım şimdi çok gülüyorum"
NAKARAT...
"Kızma sakın dinleyince bizim bu şarkı
Başka şarkılardan anam yoktur bir farkı
Senin için ne söylesek lafta kalırdı
Oduna anlatsak inan adam olurdu"
NAKARAT...
"Dandini dandini dastana
Danalar girmiş bostana
Kov bostancı, kov zalım danayı
Yemesin, öldürmesin lahanayı
Özgürlük kokan çiçek tarlalarında
Gül fidanlarının dibinde
Yanında diğerleriyle
Kendi gibileriyle
Özgürlük çığlıkları atarak açabilsin
Açabilsin gül yüzlü lahanalar
Zalım danaların o kokuşmuş ayaklarının altında ezilmesinler
Ezilmeyecekler
Aklı lahanalarda yaşayacaksa bu yürek
Diyarbekir karpuzu gibi çat diye çatlasın daha iyi
Hastayım ülen!"
Aslında Bizim Gundi Kemal efendiden (İsmet beyin yazısından haz duyduğumdan "gundi" kelimesini kullandım) diğerlerine kadar çoğu farkındalar, lakin büyük babalardan onlara gelen talimatlara göre hareket ettikleri için bu böyle. Ben bunlara bizim faşist Bahçeli’yi de katmak istiyorum. Yaptığı konuşmaya bakarsanız adam hem “hayır” diyor hem de “darbenin takipçisiyiz,” –cusuyuz, yok bilmem -busuyuz diyor. Kimse de ona “yahu be adam darbeciler arasında başkanlık yaptığın partinin "hammaddesi" yani o partiye mal olmuş lideri olan Türkeş de darbeci (60 darbesini Cemal Gürsel’le yapmış ve darbeden sonra belli bir sure yurt dışında kaldıktan sonra yurda donup siyasete girmişti) peki o konuda ne diyeceksin...” demiyor
Her ne kadar birçok eksiği olsa da bir askeri cunta anayasasından kurtulmamız demek bir daha Jitem veya Ergenekon’lardan da sıyrılmak demektedir. Burada bir kez daha "Ergenekon" dedim, ben Ergenekon'a "potansiyel suçlu" olarak bakmıyorum lakin "suçsuz-günahsız veya yargı surecindedir" gibi algılanmasına da karşıyım.
Ülkemizin içerisinden olan bitenlere hayır demeleri olağan olabilir ama Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi başkanlık seçimindeki olan "Hayır" ise tam bir Vuvuzela...
Saygılarımla...
Murat Bedir
14.07.2010, Cardiff
